Übersetzungen für „zamansız“ im Türkisch » Deutsch-Wörterbuch

zamansız ADJ ADV

zamansız

unerwartet

Einsprachige Beispiele (nicht von der PONS Redaktion geprüft)

Türkisch

Ross, zamansız bir görünüm kombinini (kot pantolon ve düğmeli gömlek) olduğuna inandığı kıyafetler giydi.

tr.wikipedia.org

Egzama, zamansız uygulanan bir ilaç yüzünden de ortaya çıkabilir (kükürt, cıva, antihistaminikler, sülfamitler, penisilin, vb. ile yapılmış tozlar ya da merhemler).

tr.wikipedia.org

Bu görevini 1563'teki zamansız ölümüne değin devam ettirdi.

tr.wikipedia.org

Yahvist kaynak, zamansız felsefi bir teolojiden ziyade tarihî teoloji sunar.

tr.wikipedia.org

Asenkronize, eş zamansız, senkronize ya da eş zamanlı olmayan.

tr.wikipedia.org

Sonsuzluk, her ne kadar popüler düşüncede bitmeyen, zamansız ve zamanla tanımlansa da; birçok kişiye göre zamanın dışında bir zamansızlık varoluşu olarak tanımlanmıştır.

tr.wikipedia.org

Filmde bir banliyöde oturan, aile babası orta yaşlı üç adamın yakın bir arkadaşlarının zamansız ölümü üzerine yaşamlarını tekrar gözden geçirmeleri anlatılmaktadır.

tr.wikipedia.org

Keşif uçuşlarının dört yıldan beri yapıldığını itiraf ederek bu zamansız olayın sorumluluğunu üstlendi.

tr.wikipedia.org

Edebiyatın değerini, "kültürel, ulusal, dil ve dinsel hoşgörüye, varoluşsal, zamansız karakterine, genel olarak insan geçerliliğine ve zamanımıza dair bir tanıklık verme yeteneğine" hitap etmektedir.

tr.wikipedia.org

Babasının zamansız ölümüyle birlikte annesiyle beraber oldukça yoksul durumda kalan genç kadın gazetede yayınlanan ve kendisiyle iritbata geçilmesini isteyen bir ilanla karşılaştığını anlatır.

tr.wikipedia.org